Efes Antik Kenti’nin en görkemli ve günümüze kadar ulaşabilen nadir yapılarından olan Celcus Kütüphanesi adını dönemin ünlü filozof ve hekimi Celcus’tan alır.
M.S. 135 yılında Asya Konsülü Julius Aguila tarafından Romalı Mimar Vitruoyu’ya yaptırılan kütüphane, görkemli yapısıyla her dönemde büyük ilgi uyandırmıştır. Dışarıdan iki katlı gibi görünen fakat içeriye girildiğinde tek katlı olduğu anlaşılan bu görkemli bina her ne kadar kütüphane olarak adlandırılsa da Celcus’un mezarını içerisinde barındırdığı ve kitap sayısının az olması nedeniyle bir çok tarihçi tarafından yalnızca anıt mezar olarak adlandırılır.
Tarihçiler 16 metre yüksekliğinde ve 60 metre genişliğindeki Celcus Kütüphanesi’nde o dönemde İskenderiye’de 700 bin, Bergama’da 200 bin civarında iken Celcus’ta 120 bin rulo olduğunu belirterek bu tezlerini kuvvetlendirmişlerdir.
Dönemin en muhteşem yapılarından biri olarak gösterilen ve günümüze kadar ulaşan yapının ön cephe kolonları arasında akıl, kader, ilim ve erdem öğelerini tasvir eden dört kadın heykeli vardır.
M.S. 260 yılında yangın, 10 yıl sonra yaşanan bir depremle büyük bir bölümü yıkılan ve daha sonra inşa edilmeyen Celcus Kütüphanesi 1905 yılında yapılan kazılarla ortaya çıkarılmış, 1970 yılında ise Mimar Friedmund Hueber ve Arkeolog Volker Michael Strocka tarafından restore edilerek eski görünümüne kavuşturulmuştur.
Celcus ile ilgili en efsanevi bilgi ise tam karşısında bulunan genelev ile arasında gizli bir tünel olduğu söylentisi. Kütüphane ile genelev arasında bulunan mermer caddenin altında bulunduğu söylenen bu tünelle birlikte dönemin önemli isimlerinin ve genelevde görünmek istemeyen bazı kişilerin gizlice geneleve girmesini sağladığı belirtiliyor.
Celcus Kütüphanesi günümüzde bir çok kültür ve sanat etkinliğine ev sahipliği yapmaktadır.
Fotoğraf kaynağı: http://gezginlerkulubu.org/turkiyede-ziyaret-edilmesi-gereken-10-antik-kent